Loading...

AMATÖR ŞİİR ve YAZILAR



Şiir
Hamdi ÖZDEMİR tarih 20.01.2010, 12:14 (UTC)
 KINA GECESİ SÖYLENEN İLAHİ*

Durun hey erenler,bizde varalım,
Evliya enbiya yüzler sürelim.
Eba Müslüm sağdıç olmuş görelim,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cennette.

Gelin olanlara saçı saçarlar,
Damat olanlara hülle biçerler.
Onlar cennet kapısını açarlar,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cennette.

Altın tasta yeşil kına ezerler,
Ezerlerde ak ellere yazarlar.
Annenin babanın bağrın ezerler,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cennette.

Sekiz değilmi bu cennetin kapısı,
Ondan geçer müminlerin hepisi.
Salavatı şerif onun saçısı,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cenette.

Annem beni haslarınan haslasın,
Saçlarımı gül suyuna ıslasın.
Emsalim kızlara baksın ağlasın,
Muhammedin düğünü var cennete,
Ol habibin düğünü var cennette.

Ayağına giymiş nurdan nalını,
Gider cennet bahçesinde salını.
Biri Asiye biri Meryem gelini,
Muhammedin düğünü var cenette,
Ol habibin düğünü var cennette.

*:Çorumun,bazı yörelerinde geline kına yakılırken sesi ve yorumu güzel birisi tarafından okunan bir ilahidir.

FAİLATUN FAİLAT VERELİM MUHAMMET MUSTAFAYA SALAVAT

Hamdi ÖZDEDİR
Emekli Astsubay.

(ANONİMDİR)




YAKTIN YÜREĞİMİ YAKTIN


Bir ataş koydun içime,
Yaktın yüreğimi yaktın.
Aklar düşürdün saçıma,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Hiç aklımdan çıkmaz oldu,
Gül benzim,sarardı soldu.
Hani ya,sevgimiz boldu,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Beklemezdim.Bunu senden,
Ne çabuk usandın benden.
Can ayrılmadan bedenden,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Kahır yüklü bu başınan,
Dinmeyen gözüm yaşınan.
Sevda denen ataşınan,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Bu gönlümü sana verdim,
İnan seni çok severdim.
Vurur bağrımı döverdim,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Beni canevimden vurdun.
Yeyip bitiriyor kurdun
Ateşe attın kavurdun,
Yaktın yüreğimi yaktın.

ÖZDEMİR der bu bir rüya,
Sende çok sevmiştin güya.
Sevemedim doya doya,
Yaktın yüreğimi yaktın.

............

BENDE SEN GİBİ İNSANIM

Öyle kızgın bakma,kardeş
Bende,sen gibi insanım.
Ateşlerde yakma,kardeş,
Bende sen gibi,insanım.

Nerede,bir garip görsen
Gözlerinle umut versen
Bir yabancı,eldir dersen,
Bende sen gibi,insanım.

Zannetme uzaydan,geldim,
Canımsın,kardeşim dedim.
Böldüm ekmeğimi verdim,
Bende sen gibi,insanım.

Ne dini ne teni rengi,
Varmıdır insanın dengi.
Ben sen idim,sende bendi,
Bende sen gibi,insanım.

Ülküde birlik olalım,
Birede bağlı kalalım.
Geçmişden ibret alalım,
Bende sen gibi,insanım

ÖZDEMİR der bozuk düzen,
Budur bizi candan üzen
Varıken yoklukta yüzen,
Bende sen gibi,insanım.


UYAN GAYRI

Bunca yıldır uyumuşuz,
Aç gözünü uyan gayrı.
Yata yata büyümüşüz,
Aç gözünü uyan gayrı.

Zalimlere dur demedik,
Zavallıya,vur demedik.
Böyle düzen kur demedik,
Aç gözünü uyan gayrı.

Yoldan çok çabuk saptılar
Paraya pula taptılar
Dünyalıkların yaptılar,
Aç gözünü uyan gayrı.

Köşe başları tutuldu,
Deve semerle yutuldu..
Garibanlar unutuldu,
Aç gözünü uyan gayrı.

Alemi uyuyor sandık
Uyumaktan da usandık,
Önüne gelince sandık,
Aç gözünü uyan Gayrı

ÖZDEMİR kaynayıp pişmiş.
Uyumaktan gözü şişmiş.
Uyanmakta gerçek işmiş,
Aç gözünü uyan gayrı


...........

BAĞIŞLA ATAM


İzindeyiz dedik gelemiyoruz.
Özür diliyoruz bağışla Atam.
Neden böyle olduk bilemiyoruz,
Özür diliyoruz bağışla Atam.

İleriye baktık göremedik ki,
İlkelere değer veremedik ki.
Bir türlü refaha eremedik ki,
Özür diliyoruz bağışla Atam.

Cihanda sulh dedin sağlayamadık,
Halimiz perişan ağlayamadık.
Doğuyu batıya bağlayamadık,
Özür diliyoruz bağışla atam.

Demir ağla öremedik vatanı.
Sermayesiz mal alıp ta satanı,
Aynı bildik çalışanla yatanı
Özür diliyoruz bağışla Atam.

ÖZDEMİR çaresiz,kalmışız naçar,
Cehalet,çok derin yaralar açar.
Riyakar elinden doğrular kaçar,
Özür diliyoruz bağışla Atam.

.........................

ARAP HACI KÖYÜNE

Çorumunan Merzifon’un arası,
Araphacı derler bizim köyümüz,
İçerimden çıkmaz oldu yarası
Araphacı derler bizim köyümüz.

Öz bilginle,Aydın topayın kolu,
Köseoğlları Köse eyüp soyu
Karagöz,Karaman veTunaoğlu
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Bahar gelir yeşillere boyanır,
Börttü böcek uykusundan uyanır.
Kökümüz Orta Asyaya dayanır,
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Hak yoluna çalışmaktır işimiz,
Toprak kokuludur ekmek aşımız.
Zalimin önünde dimdik başımız,
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Cana can katıyor temiz havası.
Gençlerimiz ilim irfan yuvası
Yıl boyu çalışmak bütün çabası,
Arap hacı derler bizim köyümüz

Fatma ana,Zeynep ebe ,bacımız,
Asırlardır tükenmiyor acımız.
İnsanlıktır başımızda tacımız,
Arap hacı derler bizim köyümüz.

ÖZDEMİR Vatanın her bir yöresi,
Birbirinden güzel örfü töresi.
Adını duyunca gelir göresi
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Sevgili Arap hacılı (Güvenli) kardeşlerim: Affınıza sığınarak elimden geldiği dilimin döndüğü kadar yukarıda güzel köyünüzü anlatmaya çalıştım.(Arap hacıyı hiç görmedim ama insanlarını seviyorum ayrıca birkaç kişi tanıdıklarım var ) Bu Şiirimi Başta Ahmet BAĞRICI,Muhaerrem BOLAT ve Duran NERGİZ olmak üzere tüm Araphacılı kardeşlerime İTHAF ediyorum.

..........................


SEVDAYA DÜŞENLERE

Bir kerede düşmeye gör sevdaya,
Geceleri uyku girmez gözüne.
Pişman eder geldiğine dünyaya,
Geceleri uyku girmez gözüne.

Kesilirsin hem ekmekten hem aştan,
Göklerde uçarsın sanki ilk baştan.
Bir haber beklersin uçan her kuştan,
Geceleri uyku girmez gözüne.

Dünyada bir eşi yoktur sanarsın
Alev alev ataşına yanarsın..
Tipi demez,soğuk demez donarsın,
Geceleri uyku girmez gözüne.

Uğruna terk eder insan her şeyi,
Peşinden bağırsan seviyom deyi.
Zehir eder gündüz ile geceyi,
Geceleri uyku girmez gözüne..

Özdemir sevdaya düştü bir zaman,
Sevdaya düşenin hali çok yaman.
Sevmek gönül işi aman ha aman,
Geceleri uyku girmez gözüne.


.............................

HÜSEYİN AŞKINA

Gülabi ozanı Cem'de izledim,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu,
Böyle muhabbeti candan özledim.
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Alinin yoluna giden erenler,
Mest olurdu cemalini görenler,
Hüseyin aşkına başın verenler
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Hüseynin yoluna kurban olanlar,
Derdine dermanı on da bulanlar.
Kerbelada susuz kalıp yananlar,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Kerbelada yetmişiki can veren,
İslamada hayat veren kan veren.
Mazlumlara gurur veren şan veren,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Dinledim kelamı,Gülabi canda,
Musubet Kerbela.Hüseynim kanda.
ÖZDEMİR matemde bunca insanda,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

........................


Yeni bir yıl geldi.Dertlerse eski.
Sorunlar azalıp yok olur belki
Hergün yeni bir yıl olsan velevki,
Çekilen dertleri bileceksen gel..

Dörtbir yanda zulüm,ölüm ve acı,
Dertler salgın halde,yoktur ilacı.
Yıkılmış sarayı,kalmamış tacı,
Akan göz yaşını sileceksen gel.

Yoklukla,yolsuzluk milleti üzen,
Bunca sorunları kökünden çözen
Garibin halinden anlayıp sezen,
Sağlıklı,neşeli geleceksen gel.

Boş vaatlerine karnımız toktur,
Dertler bini aştı çaresi yoktur
Hasta ölümcülde,nerede doktor,
Derdimize derman olacaksan gel.

Sende gideceksin,bak yavaş yavaş,
İşsizlere iş ve aşsızlara aş,
Çıkarı uğruna verilen savaş,
Dünyada barışı bulacaksan gel

ÖZDEMİR,savaşlar bitsin diyorum
Yoksulluk acılar gitsin diyorum.
Sonumuzu hayır etsin diyorum,
Sakin ve huzurlu duracaksan gel.

..........

SANA VARDA BANA YOKMU
Abuhayat havasından,
Mutlu mesut yuvasından.
Türlü çeşit meyvasından,
Sana varda,bana yokmu.
Atlas libas,ipek fistan,
Ayrı kalmayalım dostan.
Bağında yetişen bostan,
Sana varda,bana yokmu.
Rızkı verdi,nimet verdi,
Herkes muradına,erdi,
Alın yazısı kaderdi,
Sana varda,bana yokmu.
Kandırdı hep birileri,
Haktan gelen verileri.
Cennetinde hurileri,
Sana varda,bana yokmu.
ÖZDEMİR’in budur halı,
Arı inler,yapar balı.
Şu yalan dünyanın malı,
Sana varda bana yokmu.

.........

O KÖY BİZİM KÖYÜMÜZDÜR
Senelerce toprağında gezdiğim,
Yokluğundan isyan edip bezdiğim.
Dağına taşına mektup yazdığım.
Bir türlü aklımdan çıkmıyor köyüm.
Bir zaman Taş oluk akar pınardı
Suyundan içenler doyar kanardı.
Ellerini soksan kolun donardı.
Kesilmiş suları akmıyor köyüm.
Emeğinin karşılığın alamaz,
Toprak parçalandı köyde kalamaz.
Bekleneni şehirde de bulamaz Sorunlara kimse bakmıyor köyüm.
Her sene gezmeye köye gelirler
Köyün derdi nedir iyi bilirler.
Bol keseden atıp tutup verirler,
Kimse çivi bile çakmıyor köyüm.
Köyümüze rağbet etme zamanı,
Garibin başından çıkar dumanı.
Ne orağı belli nede harmanı,
Çalışmaktan asla bıkmıyor köyüm.
Ömür biter köyün,hasreti bitmez,
Gel gidelim desen,belki yar gitmez.
Bundan sonra gitse bile fark etmez,
Düşlerinde bile sıkmıyor köyüm.
ÖZDEMİR boşuna tüketme nefes,
Zamanı gelince gidecek herkes,
Tersine bir göç, olur kesinkes,
Geleni kavurup yakmıyor köyüm.

“GİTMESEKDE GÖRMESEKDE O KÖY BİZİM KÖYÜMÜZDÜR” Diyen ve köyüne sevdalı tüm şiir sever kardeşlerime İTHAF ediyorum.
SAYGI DUYARIM

Böyle bir sevdayı her can çekemez,
Çekerim diyene,saygı duyarım.
Herkes gönüllere sevgi ekemez,
Ekerim diyene,saygı duyarım.

Bu sevdanın meşakkatlidir yolu,
Sabredebilirsen,dert elem dolu.
Uzayıp,gidiyor namerdin kolu,
Bükerim diyene,saygı duyarım.

Yürekten gelerek,gönül verene,
Gelmeden de geleceği görene.
Göz yaşını,gönlündeki örene,
Dökerim diyene,saygı duyarım

Gülüstanlık olsa yurdun her yanı,
Ne kadar da mutlu eder insanı.
Kıyamette elindeki fidanı,
Dikerim diyene,saygı duyarım.

Doğruluk var ise,gönülde özde
Yalan dolan olmaz söylenen sözde.
Ayırım yapmadan hep aynı gözde,
Bakarım diyene,saygı duyarım

ÖZDEMİR yoruldum.Sevda yükünden,
Fakirliği,yoksulluğu yekünden
Haksızlığı ,yolsuzluğu kökünden,
Sökerim diyene,saygı duyarım


Noter onaylıdır.İzinsiz kullanılamaz.
Hamdi ÖZDEMİR
Emekli Astsubay



KERBELA


Uşşaka meşk-ı aşkta tümar-ı Kerbela,
Ehl-i mezaka keremdir bazar-ı Kerbela.
Çok zevk ile safası acep hoş havası var,
Güller açıp bahardır gülzar-ı Kerbela.

İbretle de her kim etse temaşa yakın görür,
Kırılmış ihata alemi envar-ı Kerbela.
Her gülüstane nağme-i bülbül sabahü şam,
Bi lüzum abes değil,çekilir car-ı Kerbela.

Çeşm-i basiret açsa nümayandır herkese,
Amadedir o deştte asar-ı Kerbela.
Nehr-i Fıratın üstüne açıp imdi bir alem,
Abbası-ı namdar alemdar-ı Kerbela.

Naz ile katlinde yatıp Ekber civan,
Cisminde zahm-i hançeri hünhar-ı Kerbela.
Damad otağı hacle-i elvan-ı nev arus,
Olmuş acep safa-yı çemenzar-ı Kerbela.

Hasrettir imdi bakıyor toy otağına,
Na kam ölen o Kasım-ı naçar-ı Kerbela.
Halkından asgarın yine kanı kesilmiyor,
Çıkmış semaya aı şererbar-ı Kerbela.

Yetmiş sahabe peykeri kan cismi zahimdir,
Gözlerler teşne leb reh-i züvvar-ı Kerbela.
Batında kırk nefer kolu bağlı esirler,
Her kim görüp devlet didar-ı Kerbela.

Düşmez likka-yı cennet-i rıdvan havasına,
Ağlar başında mi’cer gülnar-ı Kerbela.
KUMRU gibi figana gelip gü Huseyn der,
Güya o çölde abid-i bimar-ı Kerbela.

Mirza Muhammet NAKİ (KUMRU) ; Kenz-il Mesaib (KUMRU) adlı eserİ(SY. 11 )’den alıntı yapılmıştır.

Muharrem (12 imam ) orucunuzu Allah kabul etsin.

Hamdi ÖZDEMİR
Emekli Astsubay.
İLAHİ (SU SELASI)

Şu dünyadan gider olduk
Kalanlara selam olsun.
Bizim için hayır dua
Kılanlara selam olsun.

Ecel büke belimizi
Söyletmeye dilimiz
Hasta iken halimizi
Soranlara selam olsun.

Tenim ortaya açıla
Yakasız gömlek biçile
Bizi bir asan vech-ile
Yuyanlara selam olsun.

Azrail alır canımız
Kurur damarda kanımız
Yuyacağın kefenimiz
Saranlara selam olsun.

Sala verile kastımıza
Gider olduk dostumuza
Namaz için üstümüze
Duranlara selam olsun.

Dünyaya gelenler gider
Hergiz gelmez yola gider
Bizim halimizden haber
Soranlara selam olsun.

Miskin YUNUS söyler sözün
Yaş doldurmuş iki gözün
Bizi bilmeyen ne bilsin
Bilenlere selam olsun.


Yunus EMRE

Yukarıdaki eser ünlü Su SELLASI: halk ve hak aşığı Yunus EMRE’YE ait olup köyümüzde vefat edenlerin cenazesi salağacına konduğunda Mezarlığa götürülmeden önce.Okunurdu.(Benim çocukluğumda ve köyde bulunduğum zamanlarda Hacının Ali,Veli Çavuşun İriza yada Hürünün Hasan tarafından SU SELASI olarak okunurdu.) Çok anlamlı, her iki dünyayı da anlatan, geride kalan sağlara mesaj niteliği taşıyan bir eserdir.

Bu su selasından sonra hazırlanan mezarın başına getirilen tabut açılmadan hoca yada dua etmesini bilen birisi Fakir Şinasi KOÇ’tan alınan aşağıdaki duayı ederse kanımca çok yerinde olur

“” Cenabı Allah dan mağfiret,
Hz. Muhammed'den şefaat,
Hz. Ali'den inayet Resulullahın Ehlibeytinden himmet,
bütün Peygamber*lerden şefkat ve merhamet dileyip şöyle diye «Bi hakkı nuri Muhammed Mustafa. Bi hakkı nuri Ali'yülmurteza. Bi hakkı nuri Hasan Hulki Rıza. Bi hakkı nuri İmam Hüseyin deşti Kerbela .Bİ hakkı nuri İmam Zeynel Aba. Bi hakkı nuri İmam Muhammed Bakırı Beka. Bİ hakkı nuri İmam Cafer Sadık İlmi Ata. Bi hakkı nuri İmam Musayî Kazim Saka. Bi hakkı nuri İmam Ali Rıza Sahi Horasan. Bi hakkı nuri imam Muhammed Taki. Bi hakkı nuri İmam Ali'yül Naki. Bi hakkı nuri İmam Hasan'AIaskeri. Bİ hakkı nuri İmam Muhammed Mehdi sahip zaman kutbul'devran hüccetül burhan hürmetine bağışla ya errahmannürrahim, affı mağfiret senden ya ilahil âlemin.”

SORMA KARDEŞ

Memleketin şu halini,
Görde,bana sorma kardeş.
Yıllar bükse de belini,
İki büklüm durma kardeş.

Haksızlık almış yürümüş,
Gözümüzü hırs bürümüş.
İnsanlık kokmuş çürümüş,
Boşa hayal kurma kardeş.

Saygı bitmiş,sevgi yoktur,
Gönül yıkan gayet çoktur.
Nasihata karnı toktur.
Hiç kendini yorma kardeş.

Kaderinde varsa cefa,
Hiç bekleme gelmez sefa.
Pişman olursun bin defa,
Düşene sen vurma kardeş.

ÖZDEMİR aldın aklımı,
Bilmem sözünde haklımı.
Ele verirsin talkımı,
Dalını,sen kırma kardeş.



DERLEYEN

Hamdi ÖZDEMİR
Emekli Astsubay.



 

Şiir
Hamdi ÖZDEMİR tarih 11.09.2009, 12:54 (UTC)
 KINA GECESİ SÖYLENEN İLAHİ*

Durun hey erenler,bizde varalım,
Evliya enbiya yüzler sürelim.
Eba Müslüm sağdıç olmuş görelim,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cennette.

Gelin olanlara saçı saçarlar,
Damat olanlara hülle biçerler.
Onlar cennet kapısını açarlar,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cennette.

Altın tasta yeşil kına ezerler,
Ezerlerde ak ellere yazarlar.
Annenin babanın bağrın ezerler,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cennette.

Sekiz değilmi bu cennetin kapısı,
Ondan geçer müminlerin hepisi.
Salavatı şerif onun saçısı,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cenette.

Annem beni haslarınan haslasın,
Saçlarımı gül suyuna ıslasın.
Emsalim kızlara baksın ağlasın,
Muhammedin düğünü var cennete,
Ol habibin düğünü var cennette.

Ayağına giymiş nurdan nalını,
Gider cennet bahçesinde salını.
Biri Asiye biri Meryem gelini,
Muhammedin düğünü var cenette,
Ol habibin düğünü var cennette.

*:Çorumun,bazı yörelerinde geline kına yakılırken sesi ve yorumu güzel birisi tarafından okunan bir ilahidir.

FAİLATUN FAİLAT VERELİM MUHAMMET MUSTAFAYA SALAVAT

Hamdi ÖZDEDİR
Emekli Astsubay.

(ANONİMDİR)




YAKTIN YÜREĞİMİ YAKTIN


Bir ataş koydun içime,
Yaktın yüreğimi yaktın.
Aklar düşürdün saçıma,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Hiç aklımdan çıkmaz oldu,
Gül benzim,sarardı soldu.
Hani ya,sevgimiz boldu,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Beklemezdim.Bunu senden,
Ne çabuk usandın benden.
Can ayrılmadan bedenden,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Kahır yüklü bu başınan,
Dinmeyen gözüm yaşınan.
Sevda denen ataşınan,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Bu gönlümü sana verdim,
İnan seni çok severdim.
Vurur bağrımı döverdim,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Beni canevimden vurdun.
Yeyip bitiriyor kurdun
Ateşe attın kavurdun,
Yaktın yüreğimi yaktın.

ÖZDEMİR der bu bir rüya,
Sende çok sevmiştin güya.
Sevemedim doya doya,
Yaktın yüreğimi yaktın.

............

BENDE SEN GİBİ İNSANIM

Öyle kızgın bakma,kardeş
Bende,sen gibi insanım.
Ateşlerde yakma,kardeş,
Bende sen gibi,insanım.

Nerede,bir garip görsen
Gözlerinle umut versen
Bir yabancı,eldir dersen,
Bende sen gibi,insanım.

Zannetme uzaydan,geldim,
Canımsın,kardeşim dedim.
Böldüm ekmeğimi verdim,
Bende sen gibi,insanım.

Ne dini ne teni rengi,
Varmıdır insanın dengi.
Ben sen idim,sende bendi,
Bende sen gibi,insanım.

Ülküde birlik olalım,
Birede bağlı kalalım.
Geçmişden ibret alalım,
Bende sen gibi,insanım

ÖZDEMİR der bozuk düzen,
Budur bizi candan üzen
Varıken yoklukta yüzen,
Bende sen gibi,insanım.


UYAN GAYRI

Bunca yıldır uyumuşuz,
Aç gözünü uyan gayrı.
Yata yata büyümüşüz,
Aç gözünü uyan gayrı.

Zalimlere dur demedik,
Zavallıya,vur demedik.
Böyle düzen kur demedik,
Aç gözünü uyan gayrı.

Yoldan çok çabuk saptılar
Paraya pula taptılar
Dünyalıkların yaptılar,
Aç gözünü uyan gayrı.

Köşe başları tutuldu,
Deve semerle yutuldu..
Garibanlar unutuldu,
Aç gözünü uyan gayrı.

Alemi uyuyor sandık
Uyumaktan da usandık,
Önüne gelince sandık,
Aç gözünü uyan Gayrı

ÖZDEMİR kaynayıp pişmiş.
Uyumaktan gözü şişmiş.
Uyanmakta gerçek işmiş,
Aç gözünü uyan gayrı


...........

BAĞIŞLA ATAM


İzindeyiz dedik gelemiyoruz.
Özür diliyoruz bağışla Atam.
Neden böyle olduk bilemiyoruz,
Özür diliyoruz bağışla Atam.

İleriye baktık göremedik ki,
İlkelere değer veremedik ki.
Bir türlü refaha eremedik ki,
Özür diliyoruz bağışla Atam.

Cihanda sulh dedin sağlayamadık,
Halimiz perişan ağlayamadık.
Doğuyu batıya bağlayamadık,
Özür diliyoruz bağışla atam.

Demir ağla öremedik vatanı.
Sermayesiz mal alıp ta satanı,
Aynı bildik çalışanla yatanı
Özür diliyoruz bağışla Atam.

ÖZDEMİR çaresiz,kalmışız naçar,
Cehalet,çok derin yaralar açar.
Riyakar elinden doğrular kaçar,
Özür diliyoruz bağışla Atam.

.........................

ARAP HACI KÖYÜNE

Çorumunan Merzifon’un arası,
Araphacı derler bizim köyümüz,
İçerimden çıkmaz oldu yarası
Araphacı derler bizim köyümüz.

Öz bilginle,Aydın topayın kolu,
Köseoğlları Köse eyüp soyu
Karagöz,Karaman veTunaoğlu
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Bahar gelir yeşillere boyanır,
Börttü böcek uykusundan uyanır.
Kökümüz Orta Asyaya dayanır,
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Hak yoluna çalışmaktır işimiz,
Toprak kokuludur ekmek aşımız.
Zalimin önünde dimdik başımız,
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Cana can katıyor temiz havası.
Gençlerimiz ilim irfan yuvası
Yıl boyu çalışmak bütün çabası,
Arap hacı derler bizim köyümüz

Fatma ana,Zeynep ebe ,bacımız,
Asırlardır tükenmiyor acımız.
İnsanlıktır başımızda tacımız,
Arap hacı derler bizim köyümüz.

ÖZDEMİR Vatanın her bir yöresi,
Birbirinden güzel örfü töresi.
Adını duyunca gelir göresi
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Sevgili Arap hacılı (Güvenli) kardeşlerim: Affınıza sığınarak elimden geldiği dilimin döndüğü kadar yukarıda güzel köyünüzü anlatmaya çalıştım.(Arap hacıyı hiç görmedim ama insanlarını seviyorum ayrıca birkaç kişi tanıdıklarım var ) Bu Şiirimi Başta Ahmet BAĞRICI,Muhaerrem BOLAT ve Duran NERGİZ olmak üzere tüm Araphacılı kardeşlerime İTHAF ediyorum.

..........................


SEVDAYA DÜŞENLERE

Bir kerede düşmeye gör sevdaya,
Geceleri uyku girmez gözüne.
Pişman eder geldiğine dünyaya,
Geceleri uyku girmez gözüne.

Kesilirsin hem ekmekten hem aştan,
Göklerde uçarsın sanki ilk baştan.
Bir haber beklersin uçan her kuştan,
Geceleri uyku girmez gözüne.

Dünyada bir eşi yoktur sanarsın
Alev alev ataşına yanarsın..
Tipi demez,soğuk demez donarsın,
Geceleri uyku girmez gözüne.

Uğruna terk eder insan her şeyi,
Peşinden bağırsan seviyom deyi.
Zehir eder gündüz ile geceyi,
Geceleri uyku girmez gözüne..

Özdemir sevdaya düştü bir zaman,
Sevdaya düşenin hali çok yaman.
Sevmek gönül işi aman ha aman,
Geceleri uyku girmez gözüne.


.............................

HÜSEYİN AŞKINA

Gülabi ozanı Cem'de izledim,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu,
Böyle muhabbeti candan özledim.
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Alinin yoluna giden erenler,
Mest olurdu cemalini görenler,
Hüseyin aşkına başın verenler
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Hüseynin yoluna kurban olanlar,
Derdine dermanı on da bulanlar.
Kerbelada susuz kalıp yananlar,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Kerbelada yetmişiki can veren,
İslamada hayat veren kan veren.
Mazlumlara gurur veren şan veren,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Dinledim kelamı,Gülabi canda,
Musubet Kerbela.Hüseynim kanda.
ÖZDEMİR matemde bunca insanda,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

........................


Yeni bir yıl geldi.Dertlerse eski.
Sorunlar azalıp yok olur belki
Hergün yeni bir yıl olsan velevki,
Çekilen dertleri bileceksen gel..

Dörtbir yanda zulüm,ölüm ve acı,
Dertler salgın halde,yoktur ilacı.
Yıkılmış sarayı,kalmamış tacı,
Akan göz yaşını sileceksen gel.

Yoklukla,yolsuzluk milleti üzen,
Bunca sorunları kökünden çözen
Garibin halinden anlayıp sezen,
Sağlıklı,neşeli geleceksen gel.

Boş vaatlerine karnımız toktur,
Dertler bini aştı çaresi yoktur
Hasta ölümcülde,nerede doktor,
Derdimize derman olacaksan gel.

Sende gideceksin,bak yavaş yavaş,
İşsizlere iş ve aşsızlara aş,
Çıkarı uğruna verilen savaş,
Dünyada barışı bulacaksan gel

ÖZDEMİR,savaşlar bitsin diyorum
Yoksulluk acılar gitsin diyorum.
Sonumuzu hayır etsin diyorum,
Sakin ve huzurlu duracaksan gel.

..........

SANA VARDA BANA YOKMU
Abuhayat havasından,
Mutlu mesut yuvasından.
Türlü çeşit meyvasından,
Sana varda,bana yokmu.
Atlas libas,ipek fistan,
Ayrı kalmayalım dostan.
Bağında yetişen bostan,
Sana varda,bana yokmu.
Rızkı verdi,nimet verdi,
Herkes muradına,erdi,
Alın yazısı kaderdi,
Sana varda,bana yokmu.
Kandırdı hep birileri,
Haktan gelen verileri.
Cennetinde hurileri,
Sana varda,bana yokmu.
ÖZDEMİR’in budur halı,
Arı inler,yapar balı.
Şu yalan dünyanın malı,
Sana varda bana yokmu.

.........

O KÖY BİZİM KÖYÜMÜZDÜR
Senelerce toprağında gezdiğim,
Yokluğundan isyan edip bezdiğim.
Dağına taşına mektup yazdığım.
Bir türlü aklımdan çıkmıyor köyüm.
Bir zaman Taş oluk akar pınardı
Suyundan içenler doyar kanardı.
Ellerini soksan kolun donardı.
Kesilmiş suları akmıyor köyüm.
Emeğinin karşılığın alamaz,
Toprak parçalandı köyde kalamaz.
Bekleneni şehirde de bulamaz Sorunlara kimse bakmıyor köyüm.
Her sene gezmeye köye gelirler
Köyün derdi nedir iyi bilirler.
Bol keseden atıp tutup verirler,
Kimse çivi bile çakmıyor köyüm.
Köyümüze rağbet etme zamanı,
Garibin başından çıkar dumanı.
Ne orağı belli nede harmanı,
Çalışmaktan asla bıkmıyor köyüm.
Ömür biter köyün,hasreti bitmez,
Gel gidelim desen,belki yar gitmez.
Bundan sonra gitse bile fark etmez,
Düşlerinde bile sıkmıyor köyüm.
ÖZDEMİR boşuna tüketme nefes,
Zamanı gelince gidecek herkes,
Tersine bir göç, olur kesinkes,
Geleni kavurup yakmıyor köyüm.

“GİTMESEKDE GÖRMESEKDE O KÖY BİZİM KÖYÜMÜZDÜR” Diyen ve köyüne sevdalı tüm şiir sever kardeşlerime İTHAF ediyorum.
SAYGI DUYARIM

Böyle bir sevdayı her can çekemez,
Çekerim diyene,saygı duyarım.
Herkes gönüllere sevgi ekemez,
Ekerim diyene,saygı duyarım.

Bu sevdanın meşakkatlidir yolu,
Sabredebilirsen,dert elem dolu.
Uzayıp,gidiyor namerdin kolu,
Bükerim diyene,saygı duyarım.

Yürekten gelerek,gönül verene,
Gelmeden de geleceği görene.
Göz yaşını,gönlündeki örene,
Dökerim diyene,saygı duyarım

Gülüstanlık olsa yurdun her yanı,
Ne kadar da mutlu eder insanı.
Kıyamette elindeki fidanı,
Dikerim diyene,saygı duyarım.

Doğruluk var ise,gönülde özde
Yalan dolan olmaz söylenen sözde.
Ayırım yapmadan hep aynı gözde,
Bakarım diyene,saygı duyarım

ÖZDEMİR yoruldum.Sevda yükünden,
Fakirliği,yoksulluğu yekünden
Haksızlığı ,yolsuzluğu kökünden,
Sökerim diyene,saygı duyarım


Noter onaylıdır.İzinsiz kullanılamaz.
Hamdi ÖZDEMİR
Emekli Astsubay

 

300 yıllık matematik
Milliyet Gazetesinden tarih 29.05.2009, 09:28 (UTC)
 300 yıllık bilmeceyi çözmeyi başardı
Matematikçi Jakob Bernoulli’nin 300 yıldır çözülemeyen ‘Bernoulli sayıları’nı, İsveç’te yaşayan 16 yaşındaki Iraklı göçmen çözdü...

İSVEÇ’TE yaşayan 16 yaşındaki Iraklı göçmen, 300 yıldır çözülemeyen bir matematik bilmecesini sadece 4 ayda çözerek bir anda ülkenin en çok konuşulan genci oldu. Muhammed Altoumaimi, 17. yüzyılda yaşayan İsviçreli matematikçi Jakob Bernoulli’nin bulduğu bir hesaplama dizisi olan ve 300 yıldır bir türlü çözülemeyen ‘Bernoulli sayıları’nı, sadece 4 ay içinde açıklayıp basitleştirecek bir formül üretti.
ÇALIŞMASINI okuduğu lisedeki öğretmenlere gösteren genç dahi, bulduğu formülün işe yarayacağına kimsenin inanmadığını söyledi. Muhammed, bunun üzerine İsveç’in Uppsala Üniversitesi’ndeki profesörlerle temasa geçti. Çalışmasının tamamen doğru olduğu ortaya çıkan Muhammed’e üniversitede yer teklif edildi, ancak genç, okuluna odaklanmak ve yazın özel matematik ile fizik dersleri almak için bu teklifi geri çevirdi.
 

ŞİİR
Can KABASAKAL tarih 09.01.2009, 08:38 (UTC)
  sensin ebemi yaşattın dedemi yaşattın
babamı büyüttün benim canım araphacım
ebemi öldürdün dedemi öldürdün
babamı everdin benim canım araphacım
bilmem? benimi everecen dedemimi yaşatacan benim canım araphacım
 

Şiir
Hamdi ÖZDEMİR tarih 07.01.2009, 07:09 (UTC)
 KINA GECESİ SÖYLENEN İLAHİ*

Durun hey erenler,bizde varalım,
Evliya enbiya yüzler sürelim.
Eba Müslüm sağdıç olmuş görelim,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cennette.

Gelin olanlara saçı saçarlar,
Damat olanlara hülle biçerler.
Onlar cennet kapısını açarlar,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cennette.

Altın tasta yeşil kına ezerler,
Ezerlerde ak ellere yazarlar.
Annenin babanın bağrın ezerler,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cennette.

Sekiz değilmi bu cennetin kapısı,
Ondan geçer müminlerin hepisi.
Salavatı şerif onun saçısı,
Muhammedin düğünü var cennette.
Ol habibin düğünü var cenette.

Annem beni haslarınan haslasın,
Saçlarımı gül suyuna ıslasın.
Emsalim kızlara baksın ağlasın,
Muhammedin düğünü var cennete,
Ol habibin düğünü var cennette.

Ayağına giymiş nurdan nalını,
Gider cennet bahçesinde salını.
Biri Asiye biri Meryem gelini,
Muhammedin düğünü var cenette,
Ol habibin düğünü var cennette.

*:Çorumun,bazı yörelerinde geline kına yakılırken sesi ve yorumu güzel birisi tarafından okunan bir ilahidir.

FAİLATUN FAİLAT VERELİM MUHAMMET MUSTAFAYA SALAVAT

Hamdi ÖZDEDİR
Emekli Astsubay.

(ANONİMDİR)




YAKTIN YÜREĞİMİ YAKTIN


Bir ataş koydun içime,
Yaktın yüreğimi yaktın.
Aklar düşürdün saçıma,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Hiç aklımdan çıkmaz oldu,
Gül benzim,sarardı soldu.
Hani ya,sevgimiz boldu,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Beklemezdim.Bunu senden,
Ne çabuk usandın benden.
Can ayrılmadan bedenden,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Kahır yüklü bu başınan,
Dinmeyen gözüm yaşınan.
Sevda denen ataşınan,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Bu gönlümü sana verdim,
İnan seni çok severdim.
Vurur bağrımı döverdim,
Yaktın yüreğimi yaktın.

Beni canevimden vurdun.
Yeyip bitiriyor kurdun
Ateşe attın kavurdun,
Yaktın yüreğimi yaktın.

ÖZDEMİR der bu bir rüya,
Sende çok sevmiştin güya.
Sevemedim doya doya,
Yaktın yüreğimi yaktın.

............

BENDE SEN GİBİ İNSANIM

Öyle kızgın bakma,kardeş
Bende,sen gibi insanım.
Ateşlerde yakma,kardeş,
Bende sen gibi,insanım.

Nerede,bir garip görsen
Gözlerinle umut versen
Bir yabancı,eldir dersen,
Bende sen gibi,insanım.

Zannetme uzaydan,geldim,
Canımsın,kardeşim dedim.
Böldüm ekmeğimi verdim,
Bende sen gibi,insanım.

Ne dini ne teni rengi,
Varmıdır insanın dengi.
Ben sen idim,sende bendi,
Bende sen gibi,insanım.

Ülküde birlik olalım,
Birede bağlı kalalım.
Geçmişden ibret alalım,
Bende sen gibi,insanım

ÖZDEMİR der bozuk düzen,
Budur bizi candan üzen
Varıken yoklukta yüzen,
Bende sen gibi,insanım.


UYAN GAYRI

Bunca yıldır uyumuşuz,
Aç gözünü uyan gayrı.
Yata yata büyümüşüz,
Aç gözünü uyan gayrı.

Zalimlere dur demedik,
Zavallıya,vur demedik.
Böyle düzen kur demedik,
Aç gözünü uyan gayrı.

Yoldan çok çabuk saptılar
Paraya pula taptılar
Dünyalıkların yaptılar,
Aç gözünü uyan gayrı.

Köşe başları tutuldu,
Deve semerle yutuldu..
Garibanlar unutuldu,
Aç gözünü uyan gayrı.

Alemi uyuyor sandık
Uyumaktan da usandık,
Önüne gelince sandık,
Aç gözünü uyan Gayrı

ÖZDEMİR kaynayıp pişmiş.
Uyumaktan gözü şişmiş.
Uyanmakta gerçek işmiş,
Aç gözünü uyan gayrı


...........

BAĞIŞLA ATAM


İzindeyiz dedik gelemiyoruz.
Özür diliyoruz bağışla Atam.
Neden böyle olduk bilemiyoruz,
Özür diliyoruz bağışla Atam.

İleriye baktık göremedik ki,
İlkelere değer veremedik ki.
Bir türlü refaha eremedik ki,
Özür diliyoruz bağışla Atam.

Cihanda sulh dedin sağlayamadık,
Halimiz perişan ağlayamadık.
Doğuyu batıya bağlayamadık,
Özür diliyoruz bağışla atam.

Demir ağla öremedik vatanı.
Sermayesiz mal alıp ta satanı,
Aynı bildik çalışanla yatanı
Özür diliyoruz bağışla Atam.

ÖZDEMİR çaresiz,kalmışız naçar,
Cehalet,çok derin yaralar açar.
Riyakar elinden doğrular kaçar,
Özür diliyoruz bağışla Atam.

.........................

ARAP HACI KÖYÜNE

Çorumunan Merzifon’un arası,
Araphacı derler bizim köyümüz,
İçerimden çıkmaz oldu yarası
Araphacı derler bizim köyümüz.

Öz bilginle,Aydın topayın kolu,
Köseoğlları Köse eyüp soyu
Karagöz,Karaman veTunaoğlu
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Bahar gelir yeşillere boyanır,
Börttü böcek uykusundan uyanır.
Kökümüz Orta Asyaya dayanır,
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Hak yoluna çalışmaktır işimiz,
Toprak kokuludur ekmek aşımız.
Zalimin önünde dimdik başımız,
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Cana can katıyor temiz havası.
Gençlerimiz ilim irfan yuvası
Yıl boyu çalışmak bütün çabası,
Arap hacı derler bizim köyümüz

Fatma ana,Zeynep ebe ,bacımız,
Asırlardır tükenmiyor acımız.
İnsanlıktır başımızda tacımız,
Arap hacı derler bizim köyümüz.

ÖZDEMİR Vatanın her bir yöresi,
Birbirinden güzel örfü töresi.
Adını duyunca gelir göresi
Arap hacı derler bizim köyümüz.

Sevgili Arap hacılı (Güvenli) kardeşlerim: Affınıza sığınarak elimden geldiği dilimin döndüğü kadar yukarıda güzel köyünüzü anlatmaya çalıştım.(Arap hacıyı hiç görmedim ama insanlarını seviyorum ayrıca birkaç kişi tanıdıklarım var ) Bu Şiirimi Başta Ahmet BAĞRICI,Muhaerrem BOLAT ve Duran NERGİZ olmak üzere tüm Araphacılı kardeşlerime İTHAF ediyorum.

..........................


SEVDAYA DÜŞENLERE

Bir kerede düşmeye gör sevdaya,
Geceleri uyku girmez gözüne.
Pişman eder geldiğine dünyaya,
Geceleri uyku girmez gözüne.

Kesilirsin hem ekmekten hem aştan,
Göklerde uçarsın sanki ilk baştan.
Bir haber beklersin uçan her kuştan,
Geceleri uyku girmez gözüne.

Dünyada bir eşi yoktur sanarsın
Alev alev ataşına yanarsın..
Tipi demez,soğuk demez donarsın,
Geceleri uyku girmez gözüne.

Uğruna terk eder insan her şeyi,
Peşinden bağırsan seviyom deyi.
Zehir eder gündüz ile geceyi,
Geceleri uyku girmez gözüne..

Özdemir sevdaya düştü bir zaman,
Sevdaya düşenin hali çok yaman.
Sevmek gönül işi aman ha aman,
Geceleri uyku girmez gözüne.


.............................

HÜSEYİN AŞKINA

Gülabi ozanı Cem'de izledim,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu,
Böyle muhabbeti candan özledim.
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Alinin yoluna giden erenler,
Mest olurdu cemalini görenler,
Hüseyin aşkına başın verenler
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Hüseynin yoluna kurban olanlar,
Derdine dermanı on da bulanlar.
Kerbelada susuz kalıp yananlar,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Kerbelada yetmişiki can veren,
İslamada hayat veren kan veren.
Mazlumlara gurur veren şan veren,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

Dinledim kelamı,Gülabi canda,
Musubet Kerbela.Hüseynim kanda.
ÖZDEMİR matemde bunca insanda,
Şah Hüseyin aşkı ile doluydu.

........................


Yeni bir yıl geldi.Dertlerse eski.
Sorunlar azalıp yok olur belki
Hergün yeni bir yıl olsan velevki,
Çekilen dertleri bileceksen gel..

Dörtbir yanda zulüm,ölüm ve acı,
Dertler salgın halde,yoktur ilacı.
Yıkılmış sarayı,kalmamış tacı,
Akan göz yaşını sileceksen gel.

Yoklukla,yolsuzluk milleti üzen,
Bunca sorunları kökünden çözen
Garibin halinden anlayıp sezen,
Sağlıklı,neşeli geleceksen gel.

Boş vaatlerine karnımız toktur,
Dertler bini aştı çaresi yoktur
Hasta ölümcülde,nerede doktor,
Derdimize derman olacaksan gel.

Sende gideceksin,bak yavaş yavaş,
İşsizlere iş ve aşsızlara aş,
Çıkarı uğruna verilen savaş,
Dünyada barışı bulacaksan gel

ÖZDEMİR,savaşlar bitsin diyorum
Yoksulluk acılar gitsin diyorum.
Sonumuzu hayır etsin diyorum,
Sakin ve huzurlu duracaksan gel.

..........

SANA VARDA BANA YOKMU
Abuhayat havasından,
Mutlu mesut yuvasından.
Türlü çeşit meyvasından,
Sana varda,bana yokmu.
Atlas libas,ipek fistan,
Ayrı kalmayalım dostan.
Bağında yetişen bostan,
Sana varda,bana yokmu.
Rızkı verdi,nimet verdi,
Herkes muradına,erdi,
Alın yazısı kaderdi,
Sana varda,bana yokmu.
Kandırdı hep birileri,
Haktan gelen verileri.
Cennetinde hurileri,
Sana varda,bana yokmu.
ÖZDEMİR’in budur halı,
Arı inler,yapar balı.
Şu yalan dünyanın malı,
Sana varda bana yokmu.

.........

O KÖY BİZİM KÖYÜMÜZDÜR
Senelerce toprağında gezdiğim,
Yokluğundan isyan edip bezdiğim.
Dağına taşına mektup yazdığım.
Bir türlü aklımdan çıkmıyor köyüm.
Bir zaman Taş oluk akar pınardı
Suyundan içenler doyar kanardı.
Ellerini soksan kolun donardı.
Kesilmiş suları akmıyor köyüm.
Emeğinin karşılığın alamaz,
Toprak parçalandı köyde kalamaz.
Bekleneni şehirde de bulamaz Sorunlara kimse bakmıyor köyüm.
Her sene gezmeye köye gelirler
Köyün derdi nedir iyi bilirler.
Bol keseden atıp tutup verirler,
Kimse çivi bile çakmıyor köyüm.
Köyümüze rağbet etme zamanı,
Garibin başından çıkar dumanı.
Ne orağı belli nede harmanı,
Çalışmaktan asla bıkmıyor köyüm.
Ömür biter köyün,hasreti bitmez,
Gel gidelim desen,belki yar gitmez.
Bundan sonra gitse bile fark etmez,
Düşlerinde bile sıkmıyor köyüm.
ÖZDEMİR boşuna tüketme nefes,
Zamanı gelince gidecek herkes,
Tersine bir göç, olur kesinkes,
Geleni kavurup yakmıyor köyüm.

“GİTMESEKDE GÖRMESEKDE O KÖY BİZİM KÖYÜMÜZDÜR” Diyen ve köyüne sevdalı tüm şiir sever kardeşlerime İTHAF ediyorum.
SAYGI DUYARIM

Böyle bir sevdayı her can çekemez,
Çekerim diyene,saygı duyarım.
Herkes gönüllere sevgi ekemez,
Ekerim diyene,saygı duyarım.

Bu sevdanın meşakkatlidir yolu,
Sabredebilirsen,dert elem dolu.
Uzayıp,gidiyor namerdin kolu,
Bükerim diyene,saygı duyarım.

Yürekten gelerek,gönül verene,
Gelmeden de geleceği görene.
Göz yaşını,gönlündeki örene,
Dökerim diyene,saygı duyarım

Gülüstanlık olsa yurdun her yanı,
Ne kadar da mutlu eder insanı.
Kıyamette elindeki fidanı,
Dikerim diyene,saygı duyarım.

Doğruluk var ise,gönülde özde
Yalan dolan olmaz söylenen sözde.
Ayırım yapmadan hep aynı gözde,
Bakarım diyene,saygı duyarım

ÖZDEMİR yoruldum.Sevda yükünden,
Fakirliği,yoksulluğu yekünden
Haksızlığı ,yolsuzluğu kökünden,
Sökerim diyene,saygı duyarım


Noter onaylıdır.İzinsiz kullanılamaz.
Hamdi ÖZDEMİR
Emekli Astsubay



KERBELA


Uşşaka meşk-ı aşkta tümar-ı Kerbela,
Ehl-i mezaka keremdir bazar-ı Kerbela.
Çok zevk ile safası acep hoş havası var,
Güller açıp bahardır gülzar-ı Kerbela.

İbretle de her kim etse temaşa yakın görür,
Kırılmış ihata alemi envar-ı Kerbela.
Her gülüstane nağme-i bülbül sabahü şam,
Bi lüzum abes değil,çekilir car-ı Kerbela.

Çeşm-i basiret açsa nümayandır herkese,
Amadedir o deştte asar-ı Kerbela.
Nehr-i Fıratın üstüne açıp imdi bir alem,
Abbası-ı namdar alemdar-ı Kerbela.

Naz ile katlinde yatıp Ekber civan,
Cisminde zahm-i hançeri hünhar-ı Kerbela.
Damad otağı hacle-i elvan-ı nev arus,
Olmuş acep safa-yı çemenzar-ı Kerbela.

Hasrettir imdi bakıyor toy otağına,
Na kam ölen o Kasım-ı naçar-ı Kerbela.
Halkından asgarın yine kanı kesilmiyor,
Çıkmış semaya aı şererbar-ı Kerbela.

Yetmiş sahabe peykeri kan cismi zahimdir,
Gözlerler teşne leb reh-i züvvar-ı Kerbela.
Batında kırk nefer kolu bağlı esirler,
Her kim görüp devlet didar-ı Kerbela.

Düşmez likka-yı cennet-i rıdvan havasına,
Ağlar başında mi’cer gülnar-ı Kerbela.
KUMRU gibi figana gelip gü Huseyn der,
Güya o çölde abid-i bimar-ı Kerbela.

Mirza Muhammet NAKİ (KUMRU) ; Kenz-il Mesaib (KUMRU) adlı eserİ(SY. 11 )’den alıntı yapılmıştır.

Muharrem (12 imam ) orucunuzu Allah kabul etsin.

Hamdi ÖZDEMİR
Emekli Astsubay.
İLAHİ (SU SELASI)

Şu dünyadan gider olduk
Kalanlara selam olsun.
Bizim için hayır dua
Kılanlara selam olsun.

Ecel büke belimizi
Söyletmeye dilimiz
Hasta iken halimizi
Soranlara selam olsun.

Tenim ortaya açıla
Yakasız gömlek biçile
Bizi bir asan vech-ile
Yuyanlara selam olsun.

Azrail alır canımız
Kurur damarda kanımız
Yuyacağın kefenimiz
Saranlara selam olsun.

Sala verile kastımıza
Gider olduk dostumuza
Namaz için üstümüze
Duranlara selam olsun.

Dünyaya gelenler gider
Hergiz gelmez yola gider
Bizim halimizden haber
Soranlara selam olsun.

Miskin YUNUS söyler sözün
Yaş doldurmuş iki gözün
Bizi bilmeyen ne bilsin
Bilenlere selam olsun.


Yunus EMRE

Yukarıdaki eser ünlü Su SELLASI: halk ve hak aşığı Yunus EMRE’YE ait olup köyümüzde vefat edenlerin cenazesi salağacına konduğunda Mezarlığa götürülmeden önce.Okunurdu.(Benim çocukluğumda ve köyde bulunduğum zamanlarda Hacının Ali,Veli Çavuşun İriza yada Hürünün Hasan tarafından SU SELASI olarak okunurdu.) Çok anlamlı, her iki dünyayı da anlatan, geride kalan sağlara mesaj niteliği taşıyan bir eserdir.

Bu su selasından sonra hazırlanan mezarın başına getirilen tabut açılmadan hoca yada dua etmesini bilen birisi Fakir Şinasi KOÇ’tan alınan aşağıdaki duayı ederse kanımca çok yerinde olur

“” Cenabı Allah dan mağfiret, Hz. Muhammed'den şefaat, Hz. Ali'den inayet Resulullahın Ehlibeytinden himmet, bütün Peygamber*lerden şefkat ve merhamet dileyip şöyle diye «Bi hakkı nuri Muhammed Mustafa. Bi hakkı nuri Ali'yülmurteza. Bi hakkı nuri Hasan Hulki Rıza. Bi hakkı nuri İmam Hüseyin deşti Kerbela .Bİ hakkı nuri İmam Zeynel Aba. Bi hakkı nuri İmam Muhammed Bakırı Beka. Bİ hakkı nuri İmam Cafer Sadık İlmi Ata. Bi hakkı nuri İmam Musayî Kazim Saka. Bi hakkı nuri İmam Ali Rıza Sahi Horasan. Bi hakkı nuri imam Muhammed Taki. Bi hakkı nuri İmam Ali'yül Naki. Bi hakkı nuri İmam Hasan'AIaskeri. Bİ hakkı nuri İmam Muhammed Mehdi sahip zaman kutbul'devran hüccetül burhan hürmetine bağışla ya errahmannürrahim, affı mağfiret senden ya ilahil âlemin.”

DERLEYEN

Hamdi ÖZDEMİR
Emekli Astsubay.



 

GÜVENLİ KÖYÜ ŞİİR
Zülfikar ÖZBİLGİN tarih 20.04.2008, 07:29 (UTC)
 GÜVENLİ
gurbet bizi bölük bölük bölüyor
Evladını atasından çalıyor
Cesediniz yaad ellerde kalıyor
Senin yerin yokmuydu Güvenli.

Bir bir satılarak tarlalar bitti
Ankara-İstanbul bizleri n'etti
Kimi merzifon, kimi Çoruma gitti
Bu durum sana hakmıydı Güvenli

Tükendi mi toprağınla taşların
Ötmüyor keklikler hani kuşların
Hep bir olup bağrışırdı gençlerin
Bu neşe Zülfikar'a çokmuydu Güvenli.
Zülfikar ÖZBİLGİN
 

<-Geri

 1 

Devam->


DÜZCE/TÜRKİYE